ANKEBUT SURESİNDEKİ MUCİZEVÎ COĞRAFİ İŞARETLER
Günümüz coğrafya biliminde, dünyadaki herhangi bir bölgenin nokta olarak yer tespitinin yapılabilmesi, belirli ölçümlerle yapılmış enlem-boylam koordinatlarının bilinmesine dayalıdır. Bu koordinatlar iki unsur içermektedir; enlem (paralel) ve boylam(meridyen). Kuran-ı Kerim’deki anlatım ve cümlelerinin de bir koordinatı vardır; bunlar sure ve ayet numaralarıdır. Peki, Kuran’da bahsedilen bir coğrafik mekânın geçtiği sure ve ayet numaralarının tam olarak enlem ve boylam karşılığı olduğunu fark etseniz ne düşünürdünüz? Üstelik o ayetlerde olayın meydana geldiği ya da kavimlerin yaşadığı bölgeye dair işaretler olduğu da anlatılıyorsa…
29. sure olan Ankebut suresinin 38. ayetinde Semud ve Ad kavminin meskenlerinden, yani oturdukları yerlerin beyan edildiği anlatımı vardır. Ayetin bu açıklamasına göre helak olmuş bu toplulukların yaşadığı bölgenin Dünya üzerindeki coğrafi konumu, Kuran’da mucizevî bir işarete tekabül etmektedir.
29. Sure (Ankebut) / 38. Ayet
Semud kavminin yaşadığı Hicr bölgesinin Medine ile Şam arasında olduğuna dair birçok kaynakta bahsedilmektedir.
Hicaz ile Şam arasında olduğu bilinen “Hicr” bölgesini harita düzleminde gösterebilmek için pratik bir çizim olarak harita üzerinde iki noktayı gösterebilecek şehirlerarasında bir doğru çizildiğinde Ad ve Semud kavimlerinin yaşadığı Hicr mevkisinin bu doğrunun 29. kuzey paraleli ile 38. doğu meridyeninin kesiştiği noktada bulunduğunu görürüz.
Harita:1
Harita:1’de görülebileceği üzere Hicaz bölgesindeki Medine ile Şam (Damascus) olan bu iki şehrin temsil ettiği noktaları birleştiren doğru parçasının tam orta noktası, çok küçük hata payları ihmal edilirse Ad ve Semud’un yaşadığı bölgenin merkezine (29:38 koordinatına) isabet etmektedir. İsteyen herkes bu özelliklerin doğruluğunu herhangi bir harita üzerinde basit bir cetvel yardımıyla test edebileceği gibi, yaygın olarak kullanılan bazı harita programlarıyla da inceleyebilir. Aşağıdaki alıntı bilgilerinde ve haritalarda bu özellikler anlaşılmaktadır.
Hicr; Semud kavminin, Medine ile Şam arasında bulunan yurtlarının adıdır.
http://www.ilimdunyasi.com/peygamberler-tarihi/semud-kavmi-ve-yurdlari/… Bu kavmin adı Semud'du. Yerleri Medine ile Şam arasında Hicr'di.
http://peygamberler.8k.com/salih.htmSemud, Ad'dan sonra idi. Onların yurtları, Hicaz ile Şam arasındaki, Vadi el-Kura ve çevresinde meşhur olup, Allah Resulü (s), hicretin 9. senesi Tebük'e giderken, onların yurtlarına uğramıştı.
http://www.yaklasansaat.com/eski_kavimler/semud/semudsalih.aspSuudi Arabistan haritasında görüleceği üzere, Semud kavminin yaşadığı yerler olarak belirtilen Hicaz ile Şam arasındaki Vadi El Kura denilen bölge (Harita:2’de Al-Qurayyat olarak gösterilen bölge) 29. kuzey paraleli ve 38. doğu meridyeninin kesiştiği yerdedir.
Görüldüğü gibi Semud kavminin yaşadığı yerlerin beyan edildiği belirtilen Ankebut suresinin sure numarası olan 29 rakamı o bölgenin kaçıncı paralelde olduğunu ve ayetin numarası olan 38 rakamının da hangi meridyende olduğunu net bir şekilde açıklamaktadır. Bilindiği üzere Kuran-ı Kerim’in indirildiği dönemde paralel ve meridyen kavramları henüz bilinmiyordu.
Harita:2
Ayrıca, neden güney değil de kuzey paralelinin ya da neden batı meridyeni değil de doğu meridyeninin esas alındığı şeklinde bir soru akla gelebilir. Ankebut suresinde o dönemde yaşayanlar ve ilk müslüman olan toplumlar kastedilerek, ‘’onların yaşadıkları yerleri siz de gördünüz’’ denilmektedir. Bunun yanında birçok kaynakta peygamberimizin de onların yurtlarına uğradığı belirtiliyor. Bu bilgilerden yola çıkarak o zamanki İslam ümmetinin de gördüğü ve uğradığı bir yer olması gerektiği ve bundan dolayı da yer itibariyle Arabistan Yarımadası çevresinde bulunması gerektiği, bundan yola çıkarak da kuzey paraleli ve doğu meridyenlerinin esas alınması gerektiği sonucuna varabiliriz. Bununla beraber neden sure numarasının paralel olarak, ayet numarasının ise meridyen olarak kabul edildiği şeklinde de bir soru akla gelebilir. Dünya yüzeyini bir koordinat düzlemi olarak düşünürsek, herhangi bir noktanın koordinatları verilirken önce X ekseninin değeri, sonra Y ekseninin değeri (x,y) şeklinde yazılır. Kuran’dan bir ayet belirtilirken de önce sure numarası, sonra ayet numarası verilir. Ayrıca sure ve ayet numaraları pozitif tam sayılardan oluştuğu için, koordinat düzleminde her iki bileşenin pozitif (+x, +y) olan bölgeyi dünya haritası üzerine uyarladığımızda, ekvatorun kuzeyi ve 0 meridyeninin doğusunda kalan bölge, kuzey paralelleri ve doğu meridyenlerine karşılık gelir. Bu iki durumu bir arada düşündüğümüzde yukarıdaki soru net olarak aydınlanmaktadır. Bu konudaki açıklamalar, bu kitaptaki paralel ve meridyenlere dayalı diğer coğrafi mucizeler için de geçerlidir.
Ankebut Suresi (35-37)
35. Andolsun ki, biz, aklını kullanacak bir kavim için oradan apaçık bir ibret nişanesi bırakmışızdır.
36. Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı gönderdik ve Şuayb: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, ahiret gününe umut bağlayın, yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın! dedi.
37. Fakat onu yalancılıkla itham ettiler. Derken, kendilerini bir sarsıntı yakalayıverdi ve yurtlarında diz üstü çöke kaldılar. Ankebut Suresi’nin 36. ayetinde Medyen halkından ve 37. ayetinde de onların yurtlarından söz edilmektedir. Aslında bu ayet numaraları da sure numarası olan 29 ile birlikte Medyen halkının yaşadığı bölgenin coğrafi konumunu, yani paralel ve meridyenlerini işaret etmektedir.
Medyen, Akabe körfezinden Humus vadisine kadar uzanan bölgenin adıdır.
http://www.diyanet.gov.tr/turkish/basiliyayin/dinikavramlaryazdir.asp?id=111Bunlar, Kuzey Arabistan ile Güney Filistin arasındaki bölgede ve Kızıldeniz ile Akabe Körfezi Kıyılarında olmak üzere, haritalarda 29. kuzey paralelini ve 35, 36, ve 37. doğu meridyenlerini kapsayan bölge Medyen olarak bilinen coğrafi bölgeyi belirlemektedir. Ankebut 35. ayette de ‘’bırakılan bir ibret nişanesinden bahsedildiği için’’ 35. meridyenden itibaren, yani Akabe Körfezinin doğu kıyılarından itibaren başlatılabilir. 35. ayet sadece Lut Kavmi ile ilişkili olarak kabul edilebilir. Bu düşünce kabul edilmese bile 36. ve 37. meridyenlerle 29. paralelin birleştiği noktaların işaret ettiği bölge, Medyen halkının yaşadığı bölgelerin merkezini belirleyen toprak parçalarını belirttiğini kabul edebiliriz.
Harita:3
Kaynak:www.expedia.com
...ve bu haritalar da
Kuran'da Ad ve Semud Kavimleri'nin isimleri daima birlikte anılır. Dahası Allah, ayetlerde, Semud Kavmine Ad Kavmi'nin helakından ders almalarını öğütlediği belirtmektedir. Bu anlatım, Semud Kavmi'nin Ad Kavmi hakkında detaylı bir bilgiye sahip olduğunu gösterir.
Semud (toplumuna da) kardeşleri Salih'i (gönderdik. Salih:) "Ey kavmim, Allah'a kulluk edin, sizin O'ndan başka ilahınız yoktur... Ad sonrası sizi halifeler kıldığını ve sizi yeryüzünde (güç ve servetle) yerleştirdiğini hatırlayın ki onun düzlüklerinde köşkler kuruyor, dağlardan evler yontuyordunuz. Şu halde Allah'ın nimetlerini hatırlayın, yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın."7 (Araf)/ 73, 74
Ayetlerden anlaşıldığına göre Ad Kavmi ve Semud Kavmi arasında bir ilişki vardır, hatta belki de Ad Kavmi, Semud Kavmi'nin tarihinin ve kültürünün bir parçasıdır. Hz. Salih, Semud Kavmi'ne Ad Kavmi'nin örneğini hatırlamalarını ve bundan ders almalarını emretmektedir.
http://www.kavimlerinhelaki.com/semudkavmi1.htmlAd kavmi, isyanları sebebiyle büyük bir azaba düşüp, helâk olmuştu. İman ettikleri için bu azaptan kurtulan insanlar ise kendilerine yeni yurtlar kurmak üzere çeşitli bölgelere dağıldılar. Bu dağılan insanlardan bir kısmı Semud denilen kimsenin evlatlarıdır. Semud kavmi, Şam ile Hicaz arasındaki Hicr denilen bölgede yerleşmişti.
http://www.nurcafe.com/dini/salih_aleyhisselam.htmlSemud kavmi Ad kavminin halefi olan bir topluluktur. Aslında aynı topluluğun devamıdır. Bundan dolayı Semud kavminin yaşadığı bölge olarak paralel ve meridyenlerin Ad kavmi için de geçerli olduğu düşünülebilir. Zira Ad kavminden önceki yaşadıkları yerlerden (Arabistan Yarımadası’nın güneyi) göçenler Semud kavmini oluşturmaktadır.